Ev hayalleri adliyede son buldu

Kocaeli’de yaşayan Ersin Demircan, Sakarya’nın Söğütlü ilçesindeki 408 metrekarelik arsasına ev yaptırmak için müteahhit arayışına girdi. Arayışlarına armut.com isimli siteden de süren Demircan, burada tanıştığı ve kendisini Ekodek Yapı sahibi olarak tanıtan M.Y. ile iletişime geçti. Demircan, M.Y.’nin teklifini kabul etti. Anlaşmanın sonrasında arsaya giden M.Y., arazide kısa süreli çabalama gerçekleştirerek, kayda almış olduğu bu görüntüleri Demircan’a da gönderdi. İlk olarak Demircan’dan harcamalar için 250 bin TL isteyen M.Y., muhtelif vakit toplamda 820 bin TL para aldı. Geçen dönemin sonrasında arsasında çabalama olmadığını gören Ersin Demircan, durumdan şüphelenerek Söğütlü Belediyesi’ni aradığında ruhsat başvurusunun yapılmadığını öğrendi. Öğrendiği malumat karşısında şok olan Demircan, M.Y. ile irtibata geçerek, artık kendisiyle çalışmak istemediğini anlatım etti ve gönderilmiş olduğu bütün paranın hesabına yatırılmasını istedi. 820 bin TL’yi geri alamayan Demircan, kendisi gibi istismar edilen öteki vatandaşlara ulaştı. Mağdurlardan Demircan, H.İ. ile N.A., polis merkezine ve savcılığa giderek, M.Y. ile alakalı şikayetçi oldu. Öte taraftan M.Y.’nin “Mahkemem var”, “Hastayım”, “Hastanedeyim” gibi bahanelerle mağdurları devamlı oyaladığı da öne sürüldü. Alın teri ile biriktirdikleri paralarından olan vatandaşlar hukuk mücadelesi veriyor.

“TÜM ÇALIŞMALARI YAPARIM…”

Müteahhit arayışına girdikten sonrasında M.Y. isimli şahısla tanıştığını özetleyen Demircan, “Kendisi bana ‘Bu yere ben müteahhitlik yapabilirim. Size birçok destek olabilirim’ teklifinde bulundu. Ben de kendisine Adapazarı bölgesinin uzak bulunduğunu anlatım ettim ve ‘Bu işi yapabilir misiniz?’ diye sordum. ‘Ağabey ben oraya birçok erkek gönderirim. Ben sizin arsanızla alakalı bütün çalışmaları yaparım’ dedi. Sonrasında Adapazarı’nda etkinlik yayınlayan birkaç şirket ile daha görüştüm. Fiyat teklifleri almaya başladım. Fiyat teklifleri içinde M.Y.’nin verdiği teklifi eşimle düşünmeye başladık. Sonra M.Y.’ya bu işi verme kararı aldık” dedi.

“ARAZİMİZDE ŞOVUNU YAPTI”

M.Y.’nin kendisine ön protokol sözleşmesi gönderdiğini, sözleşmeyi inceledikten sonrasında taleplerini dediğini kaydeden Demircan, “Sözleşmeyi inceledikten sonrasında isteklerimizi de söyledik. Akabinde bu arzuları doğrultusunda revize ederek kontrat attı. Sonrasında kendisi bizim arazimize giderek yerle alakalı topyekün şovunu yaptı. Yeri düzleme yaptı, mıcırını döktürdü, kanalı kazdı. Sonra bana ‘250 bin TL atar mısın’ dedi. ‘Ne parası bu?’ diye sordum. ‘Ağabey yerle alakalı kanalizasyondur, altyapıyla alakalı harcadığımız para var. Ustalara da para verdik’ dedi. Biz de karşı tarafa güvendik ve parayı gönderdik. Ben 250 bin TL gönderdikten sonrasında bu kişiyi aradım. ‘Benimle arsaya geldin. Sonuçta kontrat de attık. Bu sözleşmeyi noter huzuruna götürelim’ dedim. ‘Ağabey tamam geleceğim’ dedi ve bizi oyalama işine girdi” diye konuştu.

“TOPLAM 820 BİN TL GİBİ PARA GÖNDERDİK”

Ersin Demircan, M.Y.’nin ‘Demire, çimentoya zam gelecek’ diyerek kendisinden gene 250 bin TL istediğini, ona güvenerek istediği miktarı gönderdiğini anlatım etti. Demircan, “Bizi bayağı sıkıştırdı. Sonuçta gün geçtikçe malzemeye zam geliyor. Biz gene bu parayı gönderdik. ‘Ağabey bizim kalıp ustaları başlayacak, 250 bin daha gönderin’ dedi, gönderdim. Toplamda 750 bin TL göndermiş oldum. ‘Kalebodur, fayans alacağım, ön kapora anlamında 70 bin TL daha gönderir misin?’ dedi. Biz tamamiyle bu insana güvendik. Toplamda 820 bin TL gibi para gönderdik. Sonrasında arsayla alakalı belediyeyi aradım. ‘Bizim arsamızla alakalı bir şeyler var mı?’ dedim. Başvurusu yapılmamış. Bu erkek bir şey yapmamış. Ben bu adamı aradım, ‘Sen başvuruyu yapmamışsın. Benim arsamla alakalı ortada bir şey yok’ dedim. Akabinde beni ustasıyla arattırdı. ‘Ağabey ben kalıp ustalarını getirdim, 50 bin TL daha at’ dedi. ‘Kardeşim bu saatten sonrasında sana para göndermem. Bu binayı bir halde bitir’ dedim. Ben orada anladım. ‘Kardeşim ben seninle iş yapmıyorum, sözleşmeye bile imza atmadın’ dedim. Bir hafta öncesinde de bununla alakalı her şeyi feshettim. Sonrasında ‘Faturan neyse, harcama her neyse bana at, faturanı ben göreyim. 820 bin TL’yi de bana gönder’ dedim. Ondan sonrasında bu şahıs benim telefonlarımı engelledi, şu anda beni mağdur etti” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUĞUMUN RIZKINI ALMASINI KABUL ETMİYORUM”

Şahsa güvendiğini ve alın terinden bulunduğunu söyleyen Demircan, “Bu erkeğe ulaşamıyorum. Gerekli bölgelere başvurumu yaptım. Gerekli mercilerin yardımını istiyorum. Bu şahıs beni oyalıyor. Bayağı bir kaybım bar. Bana destek olunmasını istiyorum. Çocuğumun rızkını almasını kabul etmiyorum. Toplamdaki mağdur sayısı benim gördüğüm kadarıyla 100’e yakın mağdur var. 8 adet ulaştığım mağdur var” dedi.

“NİTELİKLİ DOLANDIRICILAR…”

H.İ. isimli mağdur da, emniyete gelmiş olarak şahıstan şikayetçi oldu. Armut.com’dan şahsın kendisine ulaştığını söyleyen H.İ., “Bu insanın oldukça farklı taktikleri var. Benim Facebook hesabımı iyi incelemiş. Ben aileme ve çocuklarıma düşkün biriyim. Bu da dolandırıcı. Bana ilk kontakta ailesinin fotoğrafını yolladı. Beni oradan vurdu, ofisine çağrı etti. Ofis diye gittiğim yer karısının organizasyon şirketiydi. Bunlar kalifiye dolandırıcı olduklarından avlarını burada karşılıyorlar. Hatta bana ‘Ağabey karnın aç mı? Sana döner ısmarlayayım’ dedi. Bize bir de döner ısmarladı. Ben 140 bin TL dolandırıldım. 140 bin TL’ye bir döner ısmarladı diyelim. Ben dolandırıldığımı anladıktan sonrasında savcılığa başvurdum” dedi.

“BÜYÜK TEHLİKE ORTADA DOLAŞIYOR”

1,5 senedir şüpheli ile alakalı dava açılmadığını anlatım eden H.İ., “Bir kez karakola çağrıldım. O da el makale tespitim için. Bir sürü mağdur olmasına karşın bu erkek dolandırmaya devam ediyor. Ortalıkta geziyor. Bunu emniyete çağırdıklarında da, ‘Bana vakit vermiyorlar. Ben yapacaktım’ diyormuş. Büyük çekince ortada dolaşıyor. Benim gibi emekliyi, genci mağdur ediyor. Biz hayat boyu bir para biriktirmişiz. Bu parayla kendimize ev yapmak istiyoruz, bizim duygularımızla oynayarak bizi kandırıyor diye konuştu.

“İLGİ ALAKASIYLA BİZİ İKNA ETTİ”

Ev yaptırmak için şahıs ile iletişime geçen mağdurlardan N.A. ise şu ifadeleri kullandı: “Hem armut.com hem toplumsal çevreden araştırdık, öneri aldık. Fiyatları değerlendirirken bizlere en cazip gelen fiyat M.Y.’nin verdiği fiyat oldu. Diğer tekliflerle içinde oldukça büyük bir ayrım yoktu fakat hem M.Y.’nin yaklaşımı, alaka alakası, kendisiyle çalışmamıza ikna etti. Kendisiyle kontrat imzaladık. Sözleşmeyi yaparken samimi davrandılar, emniyet sağladılar. Güven kararında da kendileriyle mutabık kaldık ve sözleşmeyi yaptık. Peşinatı olan 60 bin TL’yi E.Y. adına gönderdim. Kendisiyle ara ara iletişime geçerek ne yaptığını sorduk. Neden hala inşaatın başlamadığını kendine sorduğumuzda, ‘Ağabey hastayım, korona oldum, yatıyorum, hastanedeyim’ aynısı şeylerle bizi oyaladı. O devre babamın kalp rahatsızlığından kaynaklı vakası takip edemediğim bir müddet oldu. Bu süreyi de oldukça iyi değerlendirdi. Sonrasında babam iyileşince iletişime geçtiğimde, ‘Halledeceğim. Yasal evraklara başvuracağız, haritacı gelecek’ gibi şeylerle oylamaya başladı fakat bunun bir türlü sonunu getiremedik. En sonunda bana farklı kişiler ulaşmaya başladı. ‘Bu kişilerle çalıştın mı?’ diyenler oldu. Ben de bakiyemin ödenmesini istedim. ‘Ağabey biz arsaya gittik. Yol harcaması yaptık, arkadaşlara para verdik’ diyerek bizi oyaladı.”

M.Y: “BU KİŞİLERE BOYUN EĞMEDİM”

İhlas Haber Ajansı’nın telefonla ulaşmış olduğu M.Y. ise iddiaları reddederek, “Pandemi ve zamlar ile birlikte bu kişilerle bu şekilde bir vaziyet başımıza geldi. Bu hususları savcılığa da sundum. Avukatım da var. Bu kişiler işlerinin yapılmasına karşın bir de yüzlerce şahıs değil. Bu kişilerle mahkemelik olduk. Bir türlü arayı bulamadık. Allah’a hamdolsun malımız mülkümüz var. Bir adet mülkümü heba edip, vatandaşın ağzını kapatırdım olur biterdi fakat benden faiziyle kat kat mislini istedikleri için kendileriyle masaya oturmadım. Şu ana kadar yitirmiş olduğum mahkeme yok. Benim fotoğraflarım, videolarım, faturalarım var. Ben bir kişinin 3 ay hizmetini vermişim. Ondan sonrasında da pandemi gelmiş, zamlar olmuş. Sözleşmemizle de onunla alakalı madde yok. Ben de bu kişilere boyun eğmedim. Durum bu. Oynamak istiyorlar. Yıllar oldu. Yeni bir adet iş alıyorum. Bu kişilerin yazdığı yazılara inanarlar oldu. ‘Efendim. Neden hep negatif yazılara bakıyorsunuz, müspet yazılarımıza da bakın. Daha ilkin yaptığım kurumsal işleri gezin’ diyorum” dedi.

“ANLATTIKLARI ŞEYLERİN YÜZDE 90’I YALAN”

Söz mevzusu arsalarda çabalama yapıldığını fakat muhtelif sebeplerle duraksamaların bulunduğunu söyleyen M.Y., “Hepsine verilecek bir cevabım var benim. Pandemi oldu, sokağa çıkma yasağı oldu, kış geldi. Bir ara da ben hastalandım. Yaklaşık 2,5 ay ayağa kalkamadım. Ağır bir hastalık geçirdim. Ölümden döndüm kısacası. Bu kişiler ‘Geçmiş olsun’ demelerine karşın buluştular. Anlattıkları şeylerin yüzde 90’ı yalan. İşime devam etmedik istedim. Sözleşmeleri ortaya koyduk. Savcılık, ‘Karşılıklı iş veren ile yüklenici içinde olur tarafını bulun. İyi niyet usulü bitirilsin’ dediler fakat yanaşmadılar. Yine yapacaklarını yaptılar” diye konuştu. Aynı zamanda M.Y., dolandırıcılık savına dair hazırladığı bütün belgeleri avukatına verdiğini de söyledi.