Antalya’da konuta erişim sıkıntısı ve hayat pahalılığı yaşanıyor

Rusya ile Ukrayna ortasında 24 Şubat’ta başlayan savaş bütün şiddetiyle devam ediyor.

Savaş sebebiyle her iki ülkede de vatandaşlar değişik ülkelere kaçarken, seferberlik akabinde Rusların kaçışı sürat kazandı.

Türkiye’ye akın eden ülke vatandaşları, yoğunlukla Antalya’yı tercih etti.

AÜ Mimarlık Fakültesi, Kent ve Bölge Planlama Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilal Erkuş, pandemi ve savaş suretiyle krizlerin kentlere etkisini anlattı.

“Kriz Antalya’yı etkiledi”

Bütün krizlerin kentlerde iş ve mesken suretiyle ıstıraplara neden olduğunu belirten Prof. Dr. Erkuş, gezim şehri Antalya’nın da bu durumda etkilendiğini söyledi.

“Nüfusun yüzde 25’i yabancı”

Rusya- Ukrayna savaşı ile beraber Antalya’nın dış göç altında kaldığını tabir eden Prof. Dr. Erkuş, kentteki nüfus yapısının değiştiğini, şehir nüfusunun yüzde 25’in yabancılardan oluştuğunu, bu nedenden dolayı iş ve mesken bölümünde mühim ezalar yaşandığını açıkladı.

Kira fiyatlarındaki artışla konuta erişilebilirlik problemininin ortaya çıktığını aktaran Prof. Dr. Erkuş, bunun çözülmesi için acele planlama yapılması icap ettiğini vurguladı.

“Pandemi dinlence yapma biçimini değiştirdi”

Antalya’nın pandemi krizinden oldukça fazla etkilendiğini aktaran Prof. Dr. Erkuş, “Dünyadaki krizler, özellikle pandemi bütün kentleri etkiledi. Hayat biçimini de değiştirdi. Farklı bölgeleri daha çekici hale getirdi. Bilhassa gezim şehri Antalya’yı daha oldukça etkiledi. Turizm kesiminin kendi içinde krizlere karşı oldukça kırılganlığı ve hassaslığı var. İnsanların dinlence yapma biçimleri değişti. Her şey dahil oteller değil; daha aleni alanları olan, daha ufak butik oteller tercih edilir oldu. Uzaktan çabalama biçimleri değişik kentleri daha cazip hale getirdi. Beşerler artık o kentlerde dinlence yaparak, çalışmayı tercih ediyor. Bu noktada Antalya, hibrit çabalama modellerinin olduğu, değişik yerleşimlerde, kırsal alanlarda hem dinlence yapmış olduğu hem de çalmış olduğu bölgeleri sunmasından dolayı oldukça çekici hale geldi.“ dedi.

“600 bin TL’lik daire 5 milyonun üstüne çıktı”

Rusya- Ukrayna savaşındaki kriz sebebiyle kentte dış göç problemi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Erkuş, “Şu anda oldukça mühim dış göç alıyoruz. Bu, demografik yapıyı etkiliyor. Nüfusun yüzde 25’i yabancılardan oluşuyor. Bu da konuta erişilebilirlik sorununu gündeme getiriyor. Konut fiyatlarında oldukça mühim artış var. Son 3 yılda 600 bin TL olan bir daire, 5 milyonun üstüne çıktı. Bu durum, emlak fiyatlarını da artırıyor. Birebir biçimde kiralarda da artış oluşuyor, bu mühim bir sorun. Bilhassa öğrenciler, burada yaşayan halk için artık mesken erişilemez hale geldi. Bu noktada dışsal ve içsel krizler kentleri değişik etkiliyor. Bilhassa Antalya bir yandan hem çekici oldu hem de burada yaşayanlar için oldukça mühim konuta erişim sorununu gündeme getirdi.“ diye konuştu.

“Antalya’da sektörel dönüşüm başladı”

Dış göç tesirlerine bağlı olarak kentteki yaşamsal ve sektörel değişikliklerin oluşmaya başladığını özetleyen Prof. Dr. Erkuş, şu şekilde konuştu:

“Daha evvelce Antalya’yı emekli şehri olarak biliyorduk. Şu anda emekliler için yaşanabilir değil. Göç oldukça fazla. Orta ve etkin yaş kümesi kuşkusuz burada tutunmaya çalışacak. Kendi bilmiş olduğu işlerde çalışacak ya da kendi işini yaratıp, yeni bölümlerin oluşmasına da fırsat oluşturabilir. Ekonomik manada Antalya’da bir dönüşüm gündeme gelebilir. Şu anda bu türlü bir dönüşüme başlanmış durumda. Bilhassa yabancıların tercih etmiş olduğu Hurma- Sarısu bölgelerine gittiğimizde, çoğu ufak şirket açıldığını görüyoruz. Konut dokuma ya da güzel duyu suretiyle hususlarda değişik imkanları gözlemleyebiliyoruz. Bu kadar oldukça gelen küme bir kesimde çalışacak ve sektörel dönüşümü de bununla beraber getirebilecek. Şayet konuta erişim, yaşanabilirlik ve yaşam kalitesi manasında lokal halk erişemezse; mevcut genç nüfusumuzu da kaybedebilme riskini barındırır. Burada yaşayanların yaşam standardını artırarak, konuta erişilebilirliğini sağlamak diğeri dalları de etkileyecektir. Tıpkı vakitte genç nüfusu burada da tutabilecektir ki; biz de gelecekte bu aşamada daha sürdürülebilir bir şehir olabiliriz. Kendi mahallî kültürümüzü ve lokal halkımızı da kaybetmeden farklılıklarımızla büyüyelim.“

“Antalya sinyal veriyor İstanbul ile yarışıyor”

Planlama açısından mühim müdahaleler yapılmazsa evsizlik ve barınma sorunlarının yaşanabileceğini belirten Prof. Dr. Hilal Erkuş, kelamlarını şu şekilde sürdürdü:

“Antalya, aslında sinyal veriyor. Bilhassa yaşam pahalılığı, konuta erişilebilirlik açısından İstanbul’la yarışıyor. Planlama açısından oldukça mühim müdahaleler yapılmazsa, burada yaşayan kesitlerin bir kümesi konuta erişemeyecek. Evsizlik ve barınma problemi olabilecek. Bu noktada ya nüfus kaybedeceğiz ya da kaçak yapılaşma ya da değişik yasal olmayan mesken formlarını görebileceğiz. Bu da kentin sürdürülebilirliğini etkileyecek. Bu yüzden ivedilikle mesken planlaması, mesken siyasetleri üstüne tahliller getirilmesi gerekiyor. Bu, özellikle Antalya şehri için oldukça mühim bir sorun. Hem talebe hem de burada yaşayan için.“