Bakan Tunç’tan yeni anayasa çağrısı

 

Bir dizi ziyaret için Karabük’e gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, burada partililer ile bir araya geldi. AK Parti’nin 22 yaşlarında genç bir parti olduğu halde 17 seçim başarısı gerçekleştirdiğinin önemini vurgulayan Bakan Yılmaz Tunç, yeni anayasa çağrısında bulundu.

Tunç, “Karabük için yapılması ihtiyaç duyulan her neyse her vakit hazır olduğumuzu bir bölge insan olarak, biz kardeşiniz olarak inşallah, Karabük için ne gerekiyorsa büyüklerimizden, Mehmet Ali Şahin başkanımızdan, milletvekillerimizden aldığınız bu bayrağı Karabük’te daha yüklere taşımanın çaba içerisinde olacağız. Tabii bunu sizlerle birlikte gerçekleştireceğiz inşallah. Tabii AK Parti’niz 22 yaşlarında genç bir parti. Çok genç değil mi? 22 daha gençliğinin baharı. 22 yıla oldukça şey sığdırdı. 22 yılda bir kere 21 sene iktidar olmayı sığdırdı. 17 seçim başarılı olmasını gerçekleştirdi.

Genel seçimlerde, mahalli seçimlerde, referandumlarda aleni ara Türkiye’nin her yerinde sandıklardan birinci parti olarak çıkan AK Parti’miz Türkiye 100 yılını milletimizle birlikte başlattı. Ve 21 yılda oldukça mühim başarılara imza attı. Bu başarıdan vasıtası ile milletimiz önüne konulmuş olan her sandıkta, Recep Tayyip Erdoğan dedi, AK Parti dedi Cumhuriyet İttifakı dedi ve yola devam dedi. Doğru adamlarla yola devam dedi. Ve muhalefette tabii bunun karşısında biçare kaldı. Yani burada muhalefete alan kalmadı. Çünkü Türkiye’nin 81 bir ayeti yatırımlarla donatıldı” dedi.

“21 YILDA ÖZELLİKLE DEMOKRASİNİN STANDARTLARINI DA DAHA YÜKSEKLERE TAŞIDIK”

Başta müdafaa endüstri olmak suretiyle enerjideki bağımsızlık, Karadeniz doğalgazı, Gabar’daki petrol rezervlerine dikkat çeken Bakan Tunç şu şekilde devam etti:

“Savunma Sanayi’nde yüzde 80 yerlilik oranına ulaştık. İşte enerjide bağımsızlığımızı nükleer santrallerini duyuru ediyoruz. Doğal gaz keşfimiz var Karadeniz’de. Yani bunlar hayaldi. Yıllarca o denizlerde biz yabancı şirketlere tabii gaz arattık. Paralarımız verdik fakat bir türlü bulamamışlardı. Paralarımızı aldık, gitmişlerdi. Ne vakit yerli gemilerimiz devreye sokuldu ve onlar aradı buldu. Şimdi Filyos bölgemizde tabii gazın merkezi haline geldi. Yine Gabar’da teröristlerden temizlediğimiz dağlarda artık petrol çıkarılıyor. Yıllardır oralarda petrol yok muydu fakat arattırmıyorlar. Aranan bölgelerde de üzerini betonla kapattırılıyorlardı. O nedenle enerji bir ülke için kalkınmanın en mühim anahtarı hem nükleer santral, hem doğalgaz hem petrol. Şimdi de Abdülhamid Han gemimiz Akdeniz’de keşiflerini sürdürüyor.

Doğal gazda inşallah Karadeniz’de yeni sahalarla birlikte Türkiye’nin enerji bağımsızlığı noktasındaki çalışmalar devam ediyor. Özellikle istikrarlı kalkınma hamlesinden asla bir vakit ödün vermeyeceğiz. Dünya projeleriyle ülkemizi tanıştırmaya, şehirlerimizi daha yaşanabilir hale getirmenin gayreti içerisinde olacağız. Türkiye’nin fiziki kalkınmasını sağlarken geçtiğimiz 21 yılda bilhassa demokrasinin standartlarını da daha yükseklere taşıdık. Milletimizle birlikte bunu başardık. Adalete güvenin tesisi anlamında hüküm bağımsızlığı ve tarafsızlığı anlamında geldiğimiz mesafeyi asla küçümsememek lazım. Yargıya devamlı taş atanlar söz atanlar hüküm bağımsızlığı yok diyenler, hüküm tarafsızlığı yok diyenler geçmiş dönemlerin yargısını özleyenler.

Vesayetçi hüküm düzenini özleyenler, peki onların eleştirdiği karalamaya çalmış olduğu hüküm 15 Temmuz’da milletiyle birlikte savaşım eden o savcılarımız, kahramanca darbeciler karşısında o soruşturmaları başlatan yargımızdır. İşte bu hazmedilemiyor. Onlar hazmedemeye dursun. Milletin yargısı milletin hizmetinde, milletin adalete itimatını sağlamada çalışmaya devam edecek. Biz bakanlık olarak bütün teşkilatımızla onlara yardımcı vermenin gayreti içerisinde olacağız. Temel hak ve özgürlükleri 21 yılda nereden nereye standardı iyi mi yükselttiğimizi hepimizin malumu. Bir başörtüsü sorunu bir katsayı problemi, özgürlükler noktasındaki kısıtlama, hanım adam ayrımı, fırsat eşitsizlikleri bütün bunlar artık geride kaldı.”

“ANAYASADAKİ O VESAYETÇİ RUHU TAMAMEN ORTADAN KALDIRMAYA BU REFORMLAR YETMEDİ”

Yeni sivil anayasa hakkında açıklamalarda bulunan Bakan Yılmaz Tunç, meşru olmayanların yazdığı anayasa ile Türkiye Yüzyılı’nda yaşamanın Türkiye’ye yakışmayacağını söyleyerek laflarını şu şekilde tamamladı:

“Bundan sonrasında temel hak ve özgürlüklerin önüne mani koymak isteyenler karşımızda milletimizi bulur. Milletimiz artık özgürlüğe alıştı. Hukukun üstünlüğü noktasındaki standartların yüksekliğinden asla kimse vazgeçmeyecektir. Bundan sonrasında hedefimiz anayasamızı daha demokratik hale getirmektir. Demokratik sivil bir anayasaya milletimizi kavuşturmak inşallah. Bunun için çaba gösteriyoruz. Cumhurbaşkanımız da 12 Eylül sempozyumunda anlatım etti. Bu milletimize olan borcumuz. Bu borcumuzu 28. Dönem parlamentosunda gerçekleştirmek istiyoruz. Tüm partiler uzlaşması lazım. Bu noktada kalifiye çoğunlukta geçmesi kuşkusuz olası değil.

Bunun farkındayız. Ama bütün partilerin yalnızca AK Parti , MHP, Cumhur İttifakını oluşturan partilerin değil. Parlamentoda grubu bulunan bütün siyasal partilerin millete olan borcu. Bu uzlaşmaya kim yanaşırsa milletimiz takdir eder. Kimisi uzak durursa uzlaşmaz bir tavır sergilerse ulus de onları not eder ve yeri geldiği vakit yanıtını verir. Bugüne kadar anayasamızda, darbe anayasasında o vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için oldukça mühim değişimler yaptık. Kadın hakları, çocuk hakları, engellilerimiz gazilerimiz. Anayasa da yeri yoktu bunun.

Bunların hepsi son dönemde bizim anayasamızdaki meydana getirilen milletimizin onay verdiği değişiklikler. Hakimler Savcılar Kurulu’nun yapısı, Anayasa Mahkemesi’nin yapısı, Milli Güvenlik Kurulu’nun yapısı bütün bunlar demokratik hukuk devleti ilkelerine makul hale getirildi. Sıkı yönetimin kaldırılması, darbecilerin yargılanabilmesi, hüküm birliğinin sağlanabilmesi, bütün bunlar anayasamızda meydana getirilen sessiz devrimler. Sessiz reformlar. Bunları hayata geçirdik. Ama anayasadaki o vesayetçi ruhu tamamiyle ortadan kaldırmaya bu reformlar yetmedi. Şimdi bu meşru olmayanların yazdığı, çizdiği seçilmiş bir meclisin yapmadığı bir anayasa ile Türkiye Yüzyılı’nda yürümek Türkiye’ye yakışmaz. O nedenle milletimize olan borcu bu zamanda gerçekleştirmenin gayreti içerisinde oluruz. Önce insan demeye devam edeceğiz.

İnsanımızı güçlendirmeye devam edeceğiz. Kadınından gencine, yaşlısına varıncaya kadar her alanda insanımızı güçlendirmeye, insanı yaşat ki devlet yaşasın derken bunu icraata döndürmeye devam edeceğiz. 21 yılda bunu yaptık. Bundan sonrasında da bunu hazırlamaya devam edeceğiz. Adaletten ayrılmayacağız, hukukun üstünlüğünü hep önde tutacağız. Türkiye’yi dünyada adaleti savunan, hakkaniyeti savunan, mazlumu savunan, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde dünya beşten büyüktün diyerek bilhassa internasyonal sistemin artık tıkanma noktasındaki şu halinde dünya beşten büyüktün mesajını vererek Cumhurbaşkanımızla birlikte Türkiye Yüzyılı’nı dünyada Türkiye eksenini oluşturarak dünyaya Türkiye Yüzyılı damgasını vuracağız. Türkiye Yüzyılı başladı. Bunu artık asla kimse engelleyemez. Gençlerimizin omuzlarında bu yüzyıl yükselecek. Bundan bütün milletimiz inşallah nasibini alacak.”

CHP’DEN AK PARTİ’YE GEÇEN GENÇLERİN ROZETLERİNİ TAKTI

Bakan Tunç, CHP’den AK Parti’ye geçerek üye olan gençlerin rozetini taktı. Bakan Tunç, gençlere esprili bir üslupla “Karabük’te CHP’yi bitiriyorsunuz” dedi. Bakan Tunç ve rozetlerini taktığı ergenler hatıra fotoğrafı çektirdi.

 

Milliyet